Sandro White
1875 yılında Amerika/Virginia'da dünyaya gözlerini açmıştır. Sandro ailenin ilk ve tek çocuğudur.
Sandro ailesi zengin ve önde gelen ailelerinden biriydi. Sandro tek başına büyüyen çocuktu, ailesi
onun istediği her türlü imkanı ona sunuyordu. Kısacası Sandro çocukluğu rahat bir şekilde
geçirmişti.
Ailenin Finansal gücü ise kardeşleriyle birlikte yürüttüğü ticaret ,sanayi yatırımları ,fabrikaları vardı.
Ailesinin giyim tarzları gayet şık bir görünümdeydi.1895 yıllarında Wictor White'ın ölümüyle
işlerin başına geçmesi artık kendi ayaklarının üstünde durabilmesi gerekmektedir.
Sandro işlerin başına geçerek ailesine katkıda bulunmaktadır. Sandro'nun küçüklük hobisi silahlar ile oynamaktır.
Sandro 20 yaşında olmasına rağmen çocukluğu tek geçirdiği için biraz içine kapanık bir kişiydi.Babası'nın ölümü onu birazcık etkilemişti.
Sandro, genç yaşlarda silahlarla ilgili bilgi edinmiş ve at sürme becerilerini geliştirerek, tehlikelerle başa çıkmak için kendini hazırlamıştı. At binme, onun için bir ulaşım aracı olmanın ötesinde, yaşam tarzı haline gelmişti. Saint Denis'te yaşamanın zorluklarıyla başa çıkmak ve işlerini yeniden düzenlemek için bu becerileri büyük önem taşımıştı.
Richard'ın Saint Denis'e dönüşü, Sandro'nun hayatındaki dengeyi tekrar gözden geçirmesi gerektiğini hissettirdi. Richard'ın akademik bilgisi ve zamanın ardından değişen bakış açısı, Sandro ile yapacağı görüşmede önemli bir konu olacaktı. Sandro, Richard'ın dönüşüyle birlikte eski iş birliğini yeniden gözden geçirmek veya yeni bir strateji oluşturmak isteyebilir. İki kişinin geçmişteki ortaklıkları ve yaşadıkları, bu görüşmenin temelini oluşturacaktır.
Sandro, Saint Denis'e gitmek üzere yola çıktığında, atının üzerinde oldukça yetkin bir görüntü sergiliyordu. Atı, Sandro'nun hareketli ve bazen de tehlikeli yaşam tarzını desteklemek üzere seçilmiş, güçlü ve dayanıklı bir cinstendi. Atına olan bağlılığı, ona güven ve hız kazandırıyordu. Uzun yolculuk sırasında, Sandro'nun atı ona sadece fiziksel bir destek değil, aynı zamanda psikolojik bir rahatlama da sağlıyordu.
At sürmek, Sandro' nun içsel huzur bulduğu ve düşüncelerini topladığı bir zaman dilimi haline gelmişti. Atının üzerinde Saint Denis'e doğru ilerlerken, geçmişteki suçlarının ve amcasının oğlu Richard White'ın durumunun yarattığı stres ve belirsizlikler düşüncelerini meşgul ediyordu. Fakat, atının hızlı adımları ve sürekli hareket halinde olmanın verdiği özgürlük hissi, onun zihnini toparlamasına ve yeni bir başlangıca odaklanmasına yardımcı oluyordu.
Sandro aile büyüklerinin de Saint Denis' de yaşadığı haberinin alıp onların yanına gitmek üzere yola koyulur..."
1875 yılında Amerika/Virginia'da dünyaya gözlerini açmıştır. Sandro ailenin ilk ve tek çocuğudur.
Sandro ailesi zengin ve önde gelen ailelerinden biriydi. Sandro tek başına büyüyen çocuktu, ailesi
onun istediği her türlü imkanı ona sunuyordu. Kısacası Sandro çocukluğu rahat bir şekilde
geçirmişti.
Ailenin Finansal gücü ise kardeşleriyle birlikte yürüttüğü ticaret ,sanayi yatırımları ,fabrikaları vardı.
Ailesinin giyim tarzları gayet şık bir görünümdeydi.1895 yıllarında Wictor White'ın ölümüyle
işlerin başına geçmesi artık kendi ayaklarının üstünde durabilmesi gerekmektedir.
Sandro işlerin başına geçerek ailesine katkıda bulunmaktadır. Sandro'nun küçüklük hobisi silahlar ile oynamaktır.
Sandro 20 yaşında olmasına rağmen çocukluğu tek geçirdiği için biraz içine kapanık bir kişiydi.Babası'nın ölümü onu birazcık etkilemişti.
Sandro, genç yaşlarda silahlarla ilgili bilgi edinmiş ve at sürme becerilerini geliştirerek, tehlikelerle başa çıkmak için kendini hazırlamıştı. At binme, onun için bir ulaşım aracı olmanın ötesinde, yaşam tarzı haline gelmişti. Saint Denis'te yaşamanın zorluklarıyla başa çıkmak ve işlerini yeniden düzenlemek için bu becerileri büyük önem taşımıştı.
Richard'ın Saint Denis'e dönüşü, Sandro'nun hayatındaki dengeyi tekrar gözden geçirmesi gerektiğini hissettirdi. Richard'ın akademik bilgisi ve zamanın ardından değişen bakış açısı, Sandro ile yapacağı görüşmede önemli bir konu olacaktı. Sandro, Richard'ın dönüşüyle birlikte eski iş birliğini yeniden gözden geçirmek veya yeni bir strateji oluşturmak isteyebilir. İki kişinin geçmişteki ortaklıkları ve yaşadıkları, bu görüşmenin temelini oluşturacaktır.
Sandro, Saint Denis'e gitmek üzere yola çıktığında, atının üzerinde oldukça yetkin bir görüntü sergiliyordu. Atı, Sandro'nun hareketli ve bazen de tehlikeli yaşam tarzını desteklemek üzere seçilmiş, güçlü ve dayanıklı bir cinstendi. Atına olan bağlılığı, ona güven ve hız kazandırıyordu. Uzun yolculuk sırasında, Sandro'nun atı ona sadece fiziksel bir destek değil, aynı zamanda psikolojik bir rahatlama da sağlıyordu.
At sürmek, Sandro' nun içsel huzur bulduğu ve düşüncelerini topladığı bir zaman dilimi haline gelmişti. Atının üzerinde Saint Denis'e doğru ilerlerken, geçmişteki suçlarının ve amcasının oğlu Richard White'ın durumunun yarattığı stres ve belirsizlikler düşüncelerini meşgul ediyordu. Fakat, atının hızlı adımları ve sürekli hareket halinde olmanın verdiği özgürlük hissi, onun zihnini toparlamasına ve yeni bir başlangıca odaklanmasına yardımcı oluyordu.
Sandro aile büyüklerinin de Saint Denis' de yaşadığı haberinin alıp onların yanına gitmek üzere yola koyulur..."
Son düzenleme:
